22 Ağustos 2015 Cumartesi

Dilim Nihavent Çalar, Gönül Sultânî Yegâh

Seni alıp bu yere getireceğim. Gözlerine hicazkar kürdî bir beste; Dostoyevski’den bir satır, Puşkin’den iki mısra dizeceğim. Kirpiklerin bir kez daha ıslanacak. Seni bırakıp sahile ineceğim. İlk gördüğüm banka oturacağım. Bank, seni bana hatırlatacak. Seni hatırlatan bankın bacaklarını kıracağım. Dalgalar beni görünce heybetlenecek. Hanedan’dan iki parmak beni gösterecek. Polis yolumu kesecek. Korkmayacağım! Korkmayacağım!

Şişhane’de vurulacağım. Kasımpaşa’da düşeceğim. Kirpiklerim titreyecek. Sabaha kadar dövüşeceğim. Akatlar’da bir dükkanın camını kıracağım. Bir paket boya alıp sokağına gideceğim. Saatlerce alarm çalacak. Sirenler ötecek. Kimse uyumayacak. Adımı sokağına yazacağım. Kimse silmesin diye bir köpeği bekçi tayin edeceğim.

Olur da, geçmişi yad etmek istersin. Olur da, eski evini görmeye gelirsin. Olur da, dostuna “bir zamanlar ben burada yaşardım” demeye gelirsin. Benim de geldiğimi bil…

Limana yaklaşınca gemileri göreceksin. Sakın şaşırma…

*Dostoyevski’den bir satır: “Fuhşun başladığı yerde aşk biter.”
**Puşkin’den iki mısra:
“Evime başın dik ve hiç çekinmeden özgürce

Evimin kadını olarak gir.”

13 Ağustos 2015 Perşembe

Dekolteniz Madam, Onlar Olmadan Bir Hiçsiniz!

“Göğüsleriniz Madam, göğüslerinizden bir kuble göstermeniz halinde bütün erkekleri peşinizden sürükleyebilirsiniz. Ama dikkat edin, erkekler size değil, göğüslerinize gelirler ve daha diri göğüs gördüklerinde sizden giderler.”

“Daha diri göğüs nedir bayım?”

“Yaşınız Madam, 30’u geçince göğüslerinizde sarkmalar oluşur, 35’inde iğretileşmeye ve 40’ından sonra çürümeye başlarsınız. 30’una kadar peşinizden sürüklediğiniz erkekler, elinizdeki pazar poşetlerini alıp ‘yardım edeyim mi hanım abla’ diye sorarlar ve siz her yaklaşan erkeğin size ‘teyze’ dememesi için içinizden ‘nolur nolur’ diye haykırışlarda bulunursunuz.”

“Doğru ama itici bir tespit bayım. Zaten bu yüzden çirkin erkekleri tavlamıyor muyuz?”

“Sizin dekolte dediğiniz şeyin erkek lügatinde başka anlamları var madam.”

“Bu konuyu kapatmadık mı bayım?”

“Kapatalım Madam. Dilerseniz dağlardan taşlardan serengeti aslanlarından da söz edebilirim.”

“Cinsellikten yürüyelim bayım. İtici de olsa ilgi çekiyor.”

“İticilik de bir cazibedir Madam.”

“Belli oluyor bayım. Öyleyse ben sorayım siz cevap verin. Bir kadını ayartmanın en kolay yolu nedir?”

“Onu sarhoş etmek.”

“Peki bir erkeği ayartmanın en kolay yolu nedir?”

“Erkeğin daha önce sarhoş olmasını beklemek.”

“Onu demiyorum bayım, ciddi bir ilişki ve evlilik hayali kuran bir kadın için soruyorum.”

“Bir erkeği etkilemenin en kolay yolu Madam, namuslu görünmektir.”

“Namuslu olmak mı gerekir bayım, yoksa namuslu görünmek yeterli midir?”

“Sizin için çok geç Madam.”

“Haklısınız bayım. Beni bu hale getirmeyi nasıl başardınız?”

“Eskiden Madam, eskiden çok şey öğrenmiştim.”

“Biliyor musunuz bayım. Sizinle sizli bizli resmi konuşmak hoşuma gidiyor.”

“Resmiyet, cinsellikle birlikte uzun yollar aşar Madam. Kadının erkeğe koyduğu mesafe, erkeğin kadına yaklaşma iştahını artırır ve kadının resmiyeti cinsellikle birleştirmesi demek…”

“Sustunuz bayım.”

“Es vermem gerekti Madam. Böyle bir kadın orospudan başka bir şey değildir.”

“Ne demek istediniz bayım?”

“Resmiyet, cinsellikle birleşmediği sürece sorun yok Madam.”

“Şu an bayım, böyle bir birleşme söz konusu mu?”

“Her şey alt üst durumda Madam.”

“Öyleyse mevzudan çıkalım bayım.”

“Nasıl isterseniz Madam. Önce mi çıkmak istersiniz sonra mı?”

“Üstü kalsın bayım.”


“Teşekkür ederim Madam.”